Cumartesi, Aralık 4

'Av Mevsimi' bitti..

Baba, anne ve dünya şirini kız cocukları 3lüsü birleşip haydin gidip Şener Şen'i görelim, cok özledik edasıyla 'Av mevsim'ini görmeye gittik..
Yanlız, belirtmek ister inanılmaz sosyal bir sülaleden geliyorum :P 2 amcamda tam kadro halinde filmdeydi :D
Kadronun hepsine, hayranım..
Şener Şen bugun dese, yürü kız diye.. nereye diye sormam sanırım :)
Cetin Tekindor ki, annem hala 'aaa o muymuş ki, yazık ya cok iyi dede bu yapamaz diye' tutturmuş halde..
Cem Yılmaz; bu cocuk cuval giyip sessiz sinema bile yapsa yakışır modundaydı.. Hele ki bir meyhane sahnesi var ki; icesim geldi desem yeridir.. Nasıl güzel bir kafadır o öyle? Nası güzel bir türküdür.. Bayıldık, bayıldım, bayıldı!
Film diger oyuncular da gercekten 'cuk' oturmuştu..
Okan Yalabılık, şaşkın bir caylak..
Adını unuttugum ablam; tam bir laz hatunu..
Şimdilerin converse'li Ezel katili de saglam bir esarkeşti..
Yönetmeni, ekibi, Casting'i tebrik etmemek icten bile degil..
Fragmanlarından da bilindigi üzere, Av mevsimi polisiye bir film.. Yavuz Tugrul'un 6 yıllık calışmasının emeginin karşılıgı yine bilindigi üzere, Türk milleti olarak biz hep yükün sevemeyiz polisiye filmleri, zira mert milletizdir gider kafasına sıkar, polise sıkılmış kafayı gösterir;
*Amirim, sonunu düşünen kahraman olamaz der teslim oluruz. Bize gelmez öyle uzun uzunadıya karmaşık planlar yapıp, beyin jimlastikleri yapmaya acıkcası.. :)
Belki ondandır; Cem Yılmaz'ın 'bu ülkede seri katil yok' sözünün dogrulugu..
Film ana hatlarıyla oyuncularıyla gercekten degerliydi.. Oyunculuk böyle birşey olsa gerek; hangi kişilige bürünürsen, bürün o kişilik üzerine o rol üzerine yapışmıyor tıpkı Şener Şen'imde oldugu gibi..
Kim der, Avcı'nın Gönül Yarasında'ki naif ögretmen oldugunu, Banker Bilo'daki ückagıtıcı banker oldugunu, resmen yıllar boyu cinayet masasında amir bu adam ya, diyesi geliyor insanın..
Bence, oyunculuk budur.. Tebrik edelesi bir rol oynayıp yıllarca üzerine yapışması degil.. Her rolü bir post gibi üzerine giymek vakti gelince cıkartmaktır.. Yazık şimdi, Polat Alemdar gayi mi oynasın? Tefe koyup oynatırlar adamı..

Yanlız bir durum ola ki, paylaşmak isterim; ya dünyaki bütün güzel filmler cekildi ve bitti, artık sonunda 'wayyy anasını' be diycegimiz filmlerin nesli tükenti ondan mıdır nedir; kactır izledigim (Yönetmen filmleri dahil) nedir bu filmlerin sonu tam baglanıcakken; düdük bir yere baglanma meselesi? Kim cözüm getircek bunlara? Nerde bu millet nerde bu devlet? Yok mudur şöyle; Fight Club gibi sonunu izledigimde; 'haaaaa s.ktir..' diycegim filmler artık?!
Kesik bir el, iz yok.. 2 cengaver polis -biri tam deli fişek- zekasıyla kendini kasım kasım begenmiş bir Cetin Tekindor ama gel gör ki; tipik 'Arka Sokaklar' finali..
Tamam, belki de ben artık beklenti konusunda kendimi bile aştım.. Nasıl bir beklenti icinde oturup izliyorsam filmi.. Olmuyor da olmuyor..
Hakkını yememek lazım gelen; Newyork'ta 5 minare'den daha canlı bir final oldu amma lakin; 'bu da mı gol degil hakim bey' repligiyle cıktım filmden..
Yinede, tebrik ederim bize böyle beklentiler icinde soktukları icin.. Ellerinize saglık..
Son zamanlarda; taktirime şahen izledigim filmler iki elimin barnaklarını gecmez;
- Soysuzlar Cetesi
-Cılgın Hırsız
-Soul Kitchen ( Gizli ama derinden bir filmdir.. )

Bu kadar, olsa gerek..
Neyse, konuyu dagıtmamak lazım.. İzlemeyenler sanırsam, bugun tutucaklar filmin yolunu şimdiden iyi seyirler dilerim..

Dip-uyuz- not : Filmde Cem Yılmaz'ıma kıymışlar haberiniz ola, Katil'de Tekin Cetindor :P -Biliyorum, uyuzun tekiyim ama bunu yapmaya bayılıyorum..
Dip-bitkin-not : Ben, bu filmi 2. kere izlemek zorundayım! Türk film dünyası bunun icin bana extra bir indirim yapmalı..

İyi Pazarlar..
hLy's..