Pazar, Haziran 13

Ben ve benden fazLa..


İnsanoglu bu..

Ben hep böyleydim, karakterim bu..
Oturdum artık ben ya..
Beni kabul eden böyle etsin..
diye uzun uzadıya kalıp olmuş sözleri vardır, he işte demiyceksin kardeşim.. Sen, hep o degilsin fark et artık..

İnsanlar değişir mi?? Bal gibi de değişir ana hatları aynı kalsa bile degişir kardeşim..
Böyle bunu bir kabada koyamaz, bir kalıba da sıgdıramaz kimse, olan olur bazen..
Hep düşünürüm, sonrada icimden kıs kıs gülerim..
Herkezin icinde, 3cm boyunda serce parmak 'ben'(cik)ler var mıdır acaba diye?
Tuhaf ama düşünürüm işte..
Ben, benimkiler cok kavga ederdim de.. Bakmayın hala pek anlaştıgımız söylenemez ama yaş kemale erdi; onlarında pek kavga edesi kalmadı..

Birde hayat, artık bize istedigimizi mi verdi yoksa, verdiklerini biz mi kabul eder hala geldik ama oldu bir kere..
Kaybettiklerimiz oldu, kazandıklarımız oldu; ortak sevdiklerimiz.. vazgectiklerimiz.. ama oldu işte..
Ali poyrazoglu'nu cok sevmem ama bir yerde okumuşlugum o zaman söyleyemedigim ama cok sevdigim bir yazısı vardı, hatırladım..
Acaba bir gün bende, benimkileri böyle toplasam mı bir masanın başında konuşsak uzun uzun?!
Yok, hır cıkarırlar şimdi onlar..
Anlaşamaz, biri digerini kırar..
Biri oyun bozanlık yapar..
Biri kesin aglar..
Biri hep ciddi ve mesafeli..
Bir tanesi hala cocuk..
Sevsem mi bilemedim ki ama gercek; alıştım ben onlara..


"Şunları bir araya toplayayım, bir güzel muhabbet edelim" diye düşündüm.
Mutfak işinden de anlarım. Donattım sofrayı.
Bayağı uğraştım..
Hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.

Bayağı da para gitti.
Birinin yediğini öbürü yemez.
Ötekinin içtiğini beriki içmez.
Dört kişilik sofra kurdum. Mumlarıda yaktım.

Bak hepsi, Erick Satie severdi.
Hatırladım.
Müziği de ayarladım.

Geldiler.
20 yaşında ben, 35 yaşımda ben,40 yaşımda ben ve bugünkü ben dördümüz.
20 yaşımdaki beni, 35 yaşımın karşısına oturttum.
40 yaşımın karşısına da, ben geçtim.
20 yaşım,35 yaşımı tutucu buldu.
40yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.
Yatıştırayım dedim..
"Sen karışma moruk" dediler.
Büyük bir hır çıktı.
Komşular alttan üstten duvarlara vurdular.
20 yaşım 40 yaşıma bardak attı.
Evin de içine ettiler.

Bende kabahat, ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine..

Ömür dediğin üç gündür, dün geldi geçti, yarın meçhuldür, O halde ömür dediğin bir gündür,o da bugündür..

'Ali Poyrazoğlu