Perşembe, Aralık 2

Modern zamanlarda aşk bu mudur?!


Modern zamanlarda aşk bu mudur? diye, sorar Nil ablam bize inceden..
Daha aşkın ne oldugunu kestiremeyen bünyelere, 'aşk' var mı lan diye isyan eden insancıklara, 'aşk' olsa bile bize mi gelir bee diyen toplumlara..
Ah min-el aşk ah..
Şimdi birde modern zamanlarda aşk cıktı.. Yediniz mi?
Nedir bu modern zamanlarda aşk?
Neyi vardı; Leyla ve Mecnun'un?
Eminim, Mecnun Leyla'yı iki kezden fazla görmemiştir; görse genel bir kanaat olan; -cirkinmiş aslında- yorumuna mutlaka azıcıkta olsa hak verirdi..

-Leyla be, senin bir gözün digerine göre daha mı büyük?
-Ahanda, Leyla'mın bıyıkları amanda Leyla'mın kaytan bıyıkları filan tadında laf sokmalar filan olurdu aralarında..
Peki, biz insanoglu ki; aşkı zaman ilerledikce tabir-i yerinde ise; cer cöp eden bır ırkız..
Ne ola ki bu modern zamanda aşk?
Kendimden, 10 yaş kücük bir erkek kardeşe sahip olmak, bir anda delirmiş teknoloji dünyasın tam orta kuşagında bulunmak sanırım azıcıkta olsa; Modern zamanların aşkı hakkında yorum sahibi olabilir diye düşündürdü beni..

Peki o zaman; fasten your seat belts..
Lise zamanlarında aşk; kagıtlara olurdu.. Hatta defterlere olurdu.. :)
Minicik not kagıtlara yazılır, ordan oraya fırlatırır tuhaf bir heyecan yaşanırdı..
Kacamak kagıtlar filan.. 'eywah durumları', okulda konuşmak mı? Zinhar yasak fetfası filan derken; olmayacaksa bile Ferhat-Şirin aşkı gibi olurdu..
Ben, 'liseli sıpanın' aşk neyine okulunda okudum..
Aslında, iyi ki de okudum..
Sonra, bir anda Londra girdi hayatıma..
Aşk'a burda pek bir hoyrat davranıyorlarmış gördüm.. Pek bir üzüntü pek bir hayal kırıklıgı yaşadı bünyem..
Biz, daha mı bir el üstünde tutuyorduk, neydik? Bilmesekte, görmesekte o köy bizim köyümüz durumu vardı yani hafiften..

Neyse, konumuz modern zamanlarda aşk..
Peki o zaman ben size bir Modern zamanda aşk hikayesi anlatıvereyim;
Bir varmış, bir yokmuş ipad'lerin Cin'de henuz cakması yapılmayan zamanlarda; hala Nokia kralken;
Bir esaskız veya esasoglan yaşarmış..

Ve, hikaye başlamış..
Cok mu masalsı oldu? Ne? Peki günümüze dönelim..
Bir adet esasoglan ve esaskız birbirlerini, bilmem ne kadar lüks mekanda görürler..
Kim bu afet? Kim bu taşh?!
Akşam o hırsla eve gider; Feysbuk'u acar başlarsın aramaya.. :)
Ve mutlu son..
Mission completed! Kız ordadır..
Muhtemelle kuvvetli ki; cep telefonuyla yukardan cekilmiş bilmem kacıncı pozu, deli gibi kesilip bicilmiş halde üzerine photoshop süsüyle profil resmidir..
Hemen, gözler 'ortak arkadaş' sutununa kayar..
Yeap, 3 ortak arkadaş..
Bir deli cesaret ekleme talebi yollanır..
Ve, you have got mail..

-Kimsiniz?!
İşte bu kısım, ilişkinin gelecegini belirler kısa sahnelerle bakalım hemen;
Eger kız fingirdek, sen abazansan;
Kız :
-Pardonnnn tanıyamadım?! Ama o siyah hızlı hızlı giden şey senin mi? sorusunu okur..
yanıt olarakta;
Erkek;
*Tanışalım, istersen gezdirirdim seni..
Eger kız, düzgün sen abazan;
Kız:
-Pardon, tanıyamadım..
Erkek:
*Tanışalım güzelim, şurda gördüm seni carpıldım vs. yazar yollarsan şu cevabın olur;
Kız:
-İlgenmiyorum, iyi akşamlar..
Eyyyhhh, oldu mu g.t! Başlamadan öldürdün ilişkiyi bay dingil!

Bir şekilde, eklendiysen arkadaş olarak Feysbuk'una hemencecik 'status' durumu bakmak farzdır. Bazı salak ablamlar -ki uzun bir süre Tugce'yle evli olan bizzat benim- lezbiyen ilişkilere sahiptir.
Saniye Dakik ve Şemsiye Kapanır evli. ( Sallanmaz, Şemsiye Kapanır demek ki, var olması muhtemel ilişkinde 3. kişidir. Ayrıca ben ezelden kılımdır bu 3. kişiye.. İlişkinde yaşar, barışır, ayrılır.. öle, mutlu mesut ilişkinin icinde dururlar..)
Saniye Dakik ve Esas Erkek'in bir ilişkisi var (Şimdi yandın! Kızın sahibi varmış be dersin, bir sigara yakar; aslında ben mekandaki diger kızı daha cok begendim der bir GBT daha yapmaya koyulursun)
Saniye Dakik bekar. (Cöpsüz üzüm, hemen fotograflara bakılır başka saplar yorum yapmış mı diye incelenir) Durum temiz ise;

Yürü oglum, Poke'la kızı..
Kız Poke'ların..
Sen Poke'lanırsın..
Facebook'ta hergün online olup avını bekleyen avcı gibi dikilirsin..
Ve, o gün..

-Slm Saniye.
*Slm..
-Naberrr? :)
*iidir sen?
-iiii, ya nassı gidiyo?
*iii sen?
İcinden o an icin gecer, kız biraz salak mı acaba diye..
Ya hemen ilgiyi üzerine cekmek zorundasındır yada kızın ilgisi bir kez üzerinden cekildi mi ömür bekle, cıx!
-iii okul-iş güç
*hmmm (tipik kız tepkisi -bende zaman zaman kullanırım bak)
-Sen, Abidin Durusuyu nerden tanıyorsun?
*aaaa bizim Abidin mi yoksam?
..
Ve muhabet bir şekilde, su gibi akar yolunu bulur..

*tmm ekle beni, saniyethesexylady@hotmail.com byesssssss muah!
-The sexy lady?! Lönk!
Modern zamanlarda aşkın ilk aşaması; Feysbuktur.. Ekleşir, poke'laşır kısa bir muhabet ile 2. aşama icin hazır kıvama gelinir..
2. aşama : MSN..
Cagın, gelişkin ara-bulucu teyzesi..
Mesala, benden önceki dönemlerde; Sizin bir kız varmış Durdiye hanımların mülkiyeden mezun oglu var Sabrican onunla diyorum birşey etseler.. hı?
-ayy bilmem ki, bizim kızda pek bir utangac olur mu?
*olur olur.. niye olmasın ayol? gibi kendilerine bilmem neyin kızıyla bilmem neyin oglunu başgöz etmeyi misyon bilmiş teyzemlerin 'Modern' zamanlardı ki temsilcileridir bu 'MSN.'

Neyse efem;
Msn uzun bir sürectir 3. aşamaya gecmek icin..
Zira, sabahlara kadar msn geyikleri cevrilmeden 3. aşamaya gecilmez gecil-e-mez.

-Abizittin, en sevdigin renk ney?!
*Mor..
-ayy bende severim..
*Bende, bende hatta odamın heryeri mor..
-Nasıl yani?! Erkek odası olan, odan mor renkte mi?!! :S
Onun yerine;
Ne kadar dürüst oldugunu (erkek icin) Ne kadar hanımefendi oldugundan (kız icin) yada; ne kadar adam gibi oldugundan (yine erkek icin) inanılmaz bir kız oldugundan (yine kız icin) bahsetmek zorundasındır..
Bu aşamada icinde;
Msn 1. aşama denir..
Msn 2. aşama icinde;

Erkegin kıza;
-Saniye ne güzel gözlerin var..
Kızında sürekli olarak; ':$' (Msn'de utanma ikonu) yaparak gecmesiyle süren bir durumdur..
Gerci bir daha dışa dönük ablamlar icin;
*ayy abizittin sende cok hoşhsunn filan derler..

Ve, msn aşaması duruma göre 2 hafta kadar sürer..
Ondan sonra; 3. aşama icin izin cıkar; BBM (BlackBerry Messenger)
Birbirlerini BBM'de ekliyen potansiyel cift msn uykusuzluguna dayanamaz gün icinde konuşmaya başlar..
Alakası alakasız zamanlarda, abuk veya abuk olmayan şekilde yazışmalar başlar..
Erkekler icin bu aşama igrenctir kanımca..
Cünkü benim güccük danam genelde; -Lan, madem gün icinde konuşmayı kabul ediyorsun ne demeye bbm veriyorsun ver direk numaranı olsun bitsin..

Şimdi 3. aşama erkek icin birazcık tehlike arz eder.. Cünkü, er kısmı kontrol etmeyi ister aynı zamanda-bu balık olmazsa başka balık bakarız deniz büyük mantıgına sahipse- diger kızlarla vakit gecirir..
Gerci, zaman Modern olunca kızlarda da mı aynı durum söz konusu gibi olur bilemedim ki..
Hem erkek, kontrol etmeyi seven taraf oldugu icin; zırp pırt;
-Abizzzzzzz, baksana şu bogaz manzarasına diye bbm'den resim görmek istemez.

İşkence icinde gecen 3. aşamadan sonra..
4. ve son aşama; GSM ve SMS.
İlk kez sesler duyulur..
Konuşmaya başlanır ve;
Kayahan gitarıyla araya girer;
Yine bana haram geceler..
Artık dayanamıyorum, burama kadar geldi..
Telefonla konuşmaktan nefret ediyorum.. Yeminle ediyorum, uykum geliyor resmen.. Tv'ye gözüm kayıyor.. Cişim geliyor.. tut babam cişi tut!
-Iggghh şey seni 1dk sonra arıycam?!
*niyeeee?
-İcimde bir niyagara var dostum, anladın mı?!! desem daha mı iyi yani?! Hı?
Oh be, bir patlama anı yaşadım sanırım..

Konu dagılmadan, modern zaman ciftimize geri dönelim..
Sabahlara kadar süren telefon görüşmeleri ki bu konuda, 17 saat rekoru olan birini tanıyorum.
Bitmek bilmeyen cocukluk anıları..
Aile fertlerinin yaptıgı tuhaf abuklukların ortaya dökülmesi filan derken son aşama gercekten uzundur..
Bitmez babam bitmez..
Birde benim gibi genişce bir aileden geliyorsanız, karşınızda ki yandı keten helvam..
Mutlu son icin; yapılcak son şey kalmıştır.. Son bir gayret ile Esas er kişi soruyu sorar;
-Saniye, bilmem ne filmi gelmiş..
*Essah de..
-Essah kız, haydi gidelim..
Balık yemekle kandırılan saftirikler de var.. Ki ben balıktan nefret ederim.. :)

En fazla 1-2 buluşma sonrası modern zamanlarda yaşayan modern prens ve prensesler icin ilişki tuhaf bir bicimde rutine biner..
Ten uyumu..
Ceyran akımı..
Frekans ayarı bir türlu tutmaz.. tutulamaz..
Ve, hızlı başlayan aşk hızla biter..

Önce, GSM silinir..
Sonra bbm'den kovulur..
Hemen arkasından, Msn'de engel konur..
Hızla; Facebook arkadaş listesinden def olunur..
Ve, Modern Zamanlarda aşk budur..
Kalp hic acı cekmez.. Sahiden cekmez, yaşadıgın herşeyin sanallıgı icinde nasıl gercek bir agrı yaşasın ki kalbin..
Aglak bir dizi var kanal D'de 'Öyle bir gecebilemez zaman ki diye'
Ordan bir spoiler;
-'Eger, gercek olmayan karşılıksız aşk bu kadar acıtıyorsa; gercek olan karşılıksız aşk kim bilir ne kadar acıtır diye..'

..Cevabım Nil ablaya gitsin;
Evet, Modern zamanlarda aşk budur; Hızlı, sanal ve 'her zaman' daha o modele alış-a-madan 'bir üst modeli' cıkan artık fabrikasyon olmuş duygumsu..

Sevgillerle;
hLy's..